Uzaydan gelen yaşam
Orion bulutsusundaki yıldızların ışığı şiddetli bir şekilde polarizedir. Bu yüzden burada oluşan aa’lar asimetriktir ve ışığı eşit miktarda sağa ve sola değil de sadece sola çevirirler, bu yüzden bunlar sol elli aa’lardır.
Fransa’daki laboratuarlarda
uzay koşulları taklit edilerek bir deney yapıldı. Bir kap alındı, havası
boşaltıldı(cm3 başına 10 molekül). İçeriye karbon atomları konuldu, ve
bu hedef atomların üzerine O2, H2 ve N fırlatıldı(yeni yıldız oluşurken
bu elementler uzaya fırlar) çeşitli aa’lar ve adenin ile urasil elde
edildi. Zaten radyogökbilimciler uzayda çok kompleks yapılı organik moleküller
buluyorlardı. Ayrıca kuyrukluyıldızlarda da bol miktarda yaşam öncesi
gerekli parçalara rastlıyorlardı. Demek ki bu yapılar yalnızca dünyada değil,
uzayda da oluşabilirdi ve bunlar göktaşları ve kuyruklu yıldızlarla dünyaya
taşınabilirdi.
Mevcut verilere göre uzaydan
her yıl 40.000 ton toz yağmakta ve bunun yaklaşık 10.000 tonu organik
maddedir. İlk bir milyar yıl içinde yağmış olan organik madde miktarı ise
10 trilyon ton. Bunların dışında bir de kuyrukluyıldız ve göktaşları
var ve dünyanın ilk oluşuğu sıralarda dünya bu gökcisimlerinin bombardımanı
altındaydı. Tüm bu veriler ışığı altıdan yapılan incelemelerde uzay
kaynaklı 70 çeşit aa’ya(yaşama için 20 tane yeterli), klorofil benzeri
yapılara, nükleotitlere rastlanılmıştır